3
Yorum
13
Beğeni
0,0
Puan
388
Okunma
YANLIŞ OYUN
Hayır hayır
3’üncü sahne 5’inci perdede
gitmiyordun sen
Uzun uzun öpüşüyorduk orada
seyircileri utandırırcasına
FALDAKİ SURET
Biliyordum ta o zaman
o kahve falına baktığın an
O telveye yaslanmış dediğin suret
-güya benmişim
gözlerini kaçırarak fincandan
öyle demiştin-
o kahverengi yüz sendin aslında
Gidiyordun hem de adres bırakmadan
hızlı adımlar
ve elinde kocaman bir bavulla
ÖYLE BİR YARIMLIK
Sensiz
telsiz bir kitharayım ben
şekilsiz
Tanrıları eğlendiremeyecek kadar
mecalsiz
Nasıl desem
Vermeer’in kadınını düşün
ama inci küpesiz…
GÜNAYDIN
Sen gittikten sonra
bir tek yan komşum kaldı
günaydın diyen bana
Bir de balkonumu
babasının malı zanneden Dayı
-komşunun kedisi-
Komşumun günaydın dediğine eminim
Türkçe konuşuyor
ama Dayıdan emin değilim
yalanırken ne dediği tam anlaşılmıyor
YARIM MASAL
Balonunu gökyüzüne kaptıran çocuk kadar
üzülmedim aslında
gidişine
Masalı senin istediğin gibi bitiremedim
budur boynumu büken böyle
Şimdi o masal yarım yamalak
sahipsiz
elimde kaldı
ve ben bilmiyorum
kapısını nasıl kapatacağımı
YENİ BİR İSİM
Senden sonra
bu kente yeni bir isim bulmalı
-hiç yok biliyor muydun
el ele dolaşmadığımız sokağı-
Tanrım
nasıl silinir ki
bir kentten tüm ayak izleri
Üstelik her sokağı bekliyorken
ağlayarak dolaşmamı
Özgür Saraç/Râzı
090822denizli