2
Yorum
19
Beğeni
0,0
Puan
458
Okunma
AŞAĞI KIVRILMIŞ BİR DUDAK
Bazen bir ip daha keskindir bıçaktan
Bir bakış
Bir kelime
düzgün bile kurulmamış hem de
Bazen bir mektup daha keskindir bıçaktan
Aşağı kıvrılmış bir dudak
Kuyuya benzeyen gamze
Soğuk bir buse
elvedayı hafifletmek için
koyulmuş yanağa öylesine…
AŞKIN KANATLARINI KUSURSUZ KESEN
Hayal bile kurulamayacak bir gecenin soğuğundayım
Kenar mahallenin birinde
pis bir otel odasında
-yeminle kent bile unutmuştur
böyle bir otel olduğunu koynunda-
Milyon kişinin kokusuyla
eskimiş bir yataktayım
tadından uzakta ah tadından uzakta
Küçük notlar ile kirletilmiş
duvarlarla baş başa
-yeminle dışarıda hiçbiri senin olmayan
olmayacak olan ayak sesleri
girdap olup yutacak beni sonunda-
Sen hep böyle acımasızdın da
bu hikayeyi ben mi yanlış anladım
Ellerin kanatlarını nasıl
bu kadar kusursuz kesebiliyor aşkımızın
Ben bu otel odasının ….
CENAZE ÇIKMIŞ GİBİ
Cenaze çıkmış gibi her yer
Siyah beyaz
sokak cadde ve evler
divan masa
ve vazodaki çiçekler
Kısık sesle
ve siyah beyaz kelimelerle konuşuyor
insanlar
kuşlar
ve örtülmüş pencereler
Sen nasılsın
renkli mi gittiğin yer ?
AÇTIĞIN YARAYI EZBERE KAŞIYAN ADAM
Kahırlıydım
neden gittiğini düşünüyordum
Ara sıra ve ezbere
açtığın yarayı kaşıyordum
Önümde bir karınca gördüm
çırpınıyordu suda
elimi uzatıp kurtardım
Özür dilemeli miyim
o ara seni düşünmeyi bir kenara bıraktım
Dün de balkona
yarısı ısırılmış erikleri
kim atıyor diye söylenirken
seni düşünmeyi bir kenara bırakmıştım
Geçen gün de
rüzgar güllerimin saçlarını
neden koparıp duruyor
-ve dudaklarını kurutuyor- diye hayıflanırken
seni düşünmeyi bir kenara bırakmıştım
Not: Bu aralar öyle ya da böyle
sık sık bir kenara bırakıyorum seni düşünmeyi
Sen de fark ettin mi?
Özgür Saraç/Râzı
100822denizli