6
Yorum
36
Beğeni
0,0
Puan
917
Okunma
Sen de mi gidince
fotoğrafları unutanlardansın
albüm denen tabutta
Sende de mi onları hatırlatan
herhangi bir sayı oluyor sadece
modası geçmiş takvimlerin alnında
Aklıma gelmişken
Saçlarını kestirmişsin alelacele
-söylediler-
el izim varken üstlerinde
…..
Biliyorum orada
herhangi bir masal kahramanı kadar uzak orada
herhangi bir şiirle baş başa kalamıyorsun
Benim gibi
Aklıma gelmişken
Çin malı gibi
gelmiyor mu sana da
o şehrin mağazaları sahilleri
parkları gökyüzü ve caddeleri
…..
Ne olur Tanrım dedim
veda ettiğin gün
Ne olur Tanrım
gidecek yerim yok
ve bin uçurum var içimde
Yazlık sinemalar da kapandı
kuşlar bari kalsın bu sene
Aklıma gelmişken
Gece acımasız cellat olur bazılarına
bazılarına tatlı iniltiler portesi
Kendini şanslı sayma alelacele
yer değiştirir durur bu ikili
…..
Belki de beni
o kartpostaldaki denizi
-ve gölgesinden bile nefret eden
o küskün sokak lambasını-
sevdiğin kadar bile sevmedin
Aklıma gelmişken
Bu aralar sık sık
‘en çok kim acı çekti’ oynuyoruz arkadaşlarla
Ben seni en güçlü kozum gibi saklıyorum
aklımda
…..
Hayatı tarif edemiyorum
‘kaybolmuş biri
bulunduğu sokağın adını
ne bilsin’ gibi bir hal
bu aralar üstümdeki
Aklıma gelmişken
Öğrencilerimden biri
rüyasında
cennete götürülürken görmüş beni
Özgür SARAÇ/Râzı