VAROLUŞ: SIRTINI DÖNMÜŞ EVLER SOKAĞIvazgeçmek ne kadar sürer, bilmiyorum. başvurumu yaptım vazgeçişe; uzun bir dilekçe ve ekinde kış mevsimi. anlatmayı bıraktım sözcük aramıyorum tutkunun uçurumlarında dolaşıyorum zafer’le karşılaştım oralarda yeni bir yıkımdan geliyordu “sen de kimsin” diye sordu “normal bir ölüyüm ben” dedim ama dünyanın ortasında leke gibi durmak ah, işte bu canımı çok yakıyor kitap okuyunca geçiyor geçici olarak üstüne iki bira içiyorum iki hayal kolumdan tutup eve götürüyor beni biraz daha uzuyor geçiciliğin ömrü sonra tekrar başlıyor sokaklardaki yanlışlık görünmez yağmurlar, soğuk yürekler. neyse ki üstüme kalın bir köy giymiştim içime ise kalın hisler ve üzülmeme garantisi emekliliğine beş yıl kalan bir sözcük göz altı ve haber-alınamayış garantili elleri cebinde vitrinlere baka baka yürüyor sınıf ayrımına saçak altında bir çay ocağına giriyor çayını yudumlarken dalıyor: (Gülcan geçiyor caddeden yüzünde ayrıntılar bulutu parayla tutulmuş bir serseri Gülcan’a musallat oluyor fırlıyor yerinden derin-anlam garantili sözcük tam da her yer kurtarış mavisi tam da Gülcan’ın hayretler içinde dönüp bakışı) birden dürtüyor onu çaycının elindeki gerçeklik: abi bu yalnızlığı nereye koycez? ücretsiz bir park yeri bulup oraya bırakıyorum kurtarış sahnesini hepsinin silahı var ötekileri yok etmek için kim bir hayali bozuyorsa hepsinin silahlarını yüzlerinde taşıyorlar hep aynı sorudur üzerime doğrultulan: sen kimsin? sen kimsin? sen kimsin? normal bir ötekiyim ben diyorum yıkıntılar tanığı ayaklarımla nereye gitsem peşimden geliyor “her şey normalmiş gibi davranmak” her şey normalmiş gibi davranmak utanç verici ve anlıyorum ki; vazgeçiş de bana karşı boş değilmiş |
.............................................................S. Carnot.
GÜZEL BİR ŞİİR, BEĞENDİM................................... Saygı ve selamlar..