aşktan bir parça ısırmıştım
buzyanığı ihanetin
kemikleri donduran sözcükleri bir bir kırılırken yer kabuğunun bozkır tenine deniz içen yüze meftundu yüzüm aşktan bir parça ısırmıştım "süt mavi" kuytularda kalbimde şen türküler gözlerimde havai fişekler anadolu örgülerinde parmaklarım yemyeşil ovaların çocuğu ben çiçekleri öpmüştü dudaklarım "ihanetin resmini" çizmeden önce kaf dağının çığı altındaydı sanki uyku hep beyazdı geceler istanbul gözlerinde bir kıvılcım kadarmış ancak mutluluk "bir avuç su gibi parmaklarında..."güven kavrulurken kendi sunağımda iştar rahibelerine taş çıkaran sen sen ihanet "kurumuş kirpiklerime bir yağmur gibi dökül..." gönül gençyılmaz |