Sen Git ! Dudakların Kalsın
şimdi hüzündür zaman
yüzündür geceme konan bülbül ve ne hazindir ki solan bir ben değilim birde sen kokan sümbül semah dönüyor yıldızlar gök ki verandası çökmüş kirlenmiş elleri / yetişemeyeceğim kadar uzak ay ki alnın şavkında onurun en güzeli kapanır perdeler / buğulanır camlar günahkarlığa secde eder düşler.. ve ben düşerim ol orta şimşek!! kan yağmurlarında yıkanmış bu ten beyazına gölge.! terk ettiğim şehirler gibisin süpürülmüş üzerine acılar çöpçülerin çalı süpürgelerinde umutlarımın asılı kaldığı bilinmez bir mezarlıktır kafa taşında ismin bile olmadığı!! sana dönüşüm topraktan olacak toprak ki en şefkatli ana bağrı sıcak baba tek parça kemik / bir tutam saç telidir yeşeren filizime kök.!! bırakın diyorum / bırakın suyla su / havayla hava / ölümle kardeş olayım ne kadar yıkansam da kirleniyorum durmadan temizlenemiyorum / ne olur al beni ölüm kaybolmadan çocuklar geçiyor gözlerimden / çocuklar onlar ki bir zamanlar ben olduğum!! nefes nefes acılar geçiyor çektiğim / hissettiğim.! bacalar ki göğe merdiven kurmuş kara dumanlar yükseliyor kara ki mavime intihar ekiyor / iltihap topluyor martı kanatları uçurtmalar kaybolmuş / ne oldu koptu mu ki ipler ! çocuklar bağırıyor içimde /çocuklar çamura bulanmış elleri /ayakları / ölüm gibi soluklar.! zembereği fırlamış beşerin ters dönüyor merhametin çarkları kadınlar geçiyor yüreğimden / kadınlar kocaman siyah gözlü kadınlar toprak kokuyor elleri.! yıkanmak istiyorum sana / kor gibi yedi kere öyle saf / arınarak siluetin gölgesinden muayyen kadınsı hastalıkların son gününde tertemiz / ağzı açık / davetkar bir rahimle arzularımın eşiğinde dilenci misali elimi uzatıp / dokunmak / sokulmak istiyorum!! hasretin moruna renk vermiş ıslak dudaklarına! |
en azından göz gözdür yani :)
hoş onda da kalp gözü, dünya gözü şeklinde sıralanabilir ama....
:)))
kutluyorum