Okuduğunuz şiir 1.1.2020 tarihinde günün şiiri olarak seçilmiştir.
SONU LELİA’YA ÇIKAN ŞİİR
Yolumu Hira’dan başlatmış annem Kutsalın en güzel göründüğü yerden Sonra öğretmenim aldı kalemi eline Wannsee Gölü’nden bir yol çizdi Kleist ve Herriette’nin kurşun izinden - Hira ve Wannsee hep bohçamdaydı ikisi - Bir Kleist’in başkaldırısından ısırdım acıktığımda bir Kabe’nin gölgesinden
/ Ne ara büyüdüm bilmiyorum /
Lamia… Lamia’nın eteklerinde buldum kendimi Kalbine karşılık Niçe’ye çizmişti yolumu - Hatırlıyorum arada bir h/iç olmayı severdi - Her buluşmamızda masa meze ve şişelere kapatılmış kırmızı nehir giyerdi “Tanrı yok” dedi bir gün “Bana tapmanı istemiyorum” “Ben tapıcı değilim “ dedim “dudakları hep boşluğa açılana zaten Niçe’yi de sevemedim asla” Ayrıldık …
Eylül … Eylül ilk merhabamda bilmiyordu hangi rengi sevdiğini Kalbine karşılık teklif etmiştim pastel tonları üzerimde denemesini - Hatırlıyorum denediğini çok denediğini bir ana renk seçip göğsünden beslenmeyi - Yağmura benzerdi bazen yüzü bazen de güneşli bir ikindiye Bir iman ederdi tövbeler ekleyerek kırılgan sesine Bir isyan çıkarırdı tenini yaslayarak ateşe Ne kül olabildim ellerinde ne kün kalabildim Usulca sahnesinden çekildim…
Latife… Latife hakkını vererek ağlardı Allah var ama gülmeyi pek beceremezdi Kalbine karşılık bileklerimi istemişti - Hatırlıyorum kurduğu her cümle jilet keskinliğindeydi - Noktalama işaretlerini sıkıcı bulur büyük harflerle konuşmayı severdi Sanki Brahma’nın sağ koluydu Şiva’nın kederleri yazan nefesi Bir gün “Sen mecazsın” dedi “Ben mucize” “Sen bu kafayla ”dedim “Firavun’un karması olabilirsin ancak Kızıl Deniz’in dibinde” Hakkını vererek ağladı Toplamadım gözyaşlarını…
İlayda… İlayda Tanrıda boğulmayı ibadet zannederdi ve siyah giyinmeyi Kalbine karşılık mehir istemişti - Hatırlıyorum boş bulduğu her yere kanadı varmış gibi çizerdi kendisini - Bir gün “Sana geniş yelkenler dikelim ”dedim “onlar bitene kadar da Tanrıda boğulmak yerine Tanrıda var olmayı öğretirim” “Sen kendini Peygamber mi sanıyorsun ? “diye sordu gözlerini belerterek Belertmenin anlamında takılmış sürüklenirken birkaç ayet ve hadis ile destekledi Peygamberliğimi ! Biat etmeden ! de çekip gitti…
Aslıhan… Aslıhan herkes gibi olmayı severdi Yoktu üzerinde kendinden bir düğme bile Kalbine karşılık kendimi teklif etmiştim veresiye hem de Yolları çıkmaz sokaklara bağlayıp kaçmayı adet edinmişti müstear isimlerle - Hatırlıyorum saklambaç oynamayı severdi ama hep kendisi olursa ebe - Bir gün saklandım ve bir daha yerimden hiç çıkmadım elma dese de…
Uzun çok uzun zaman sonra Pis ve uğursuz bir yalnızlığın damarlarımda gezdiği zamanlarda İntihar seçenekleri toplayarak Tanrıyı kızdırdığım zamanlarda - ne Wannsee Gölü kalmıştı ne Hira - Tanrının gülümsediğini söyleyerek Lelia girdi hayatıma
İşte o Lelia Ne surettir ne ses ne de iz İlmek ilmek örülendir ve Be harfinin noktasındaki giz…
.................................
Yeni yılın perdesini Lelia ile açan edebiyat defterine çok teşekkür ederim...
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
SONU LELİA’YA ÇIKAN ŞİİR şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
SONU LELİA’YA ÇIKAN ŞİİR şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Güne düşen Şiiri ve Şairimizi Canı gönülden kutlar tebrik ederim. Şiir tadında nice uzun yıllar ve Ömür dilerim. Hayırlı seneler. Bol Şiirli Seneler dilerim.
akıl sır ermiyor bazen yazdıklarına sen isteğin kadar "apaçık" de:) ama bu hoşuma gitmiyor değil hani. ayrıca hep diyorum. seni çözmeye çalışmak kalp işi Özgür gerçekten. ...
İnanırdı, inanmazdı, tövbeler ederdi, dönüp inandığını ifade ederdi ve yanında bu durumu besleyen bir hal ki, kusura bakmayın şizofreni hastası gibi bir şeydi ama serbest şiir diliyle bunu anlatım güzeldi. Tebrik ediyorum. Saygılar.