Gün kömür karası, acıyı soluyorum Yüreğim yangın yeri, içime dağlar devriliyor.! Bu nasıl acı.? Sınandığımız yeter.!
Harlandıkça yangınım Savrulur küllerim, babam diyen Somalı bir çocuğun göz yaşlarına karışır Ve dizeler feryat eder.! Karanlığa doğmayacak güneşe Acının rengi siyahlaştıkça umutlarda söner.!
Ahh şu bekleyiş ve bilmezlik Yürekleri ne çok acıtır... Bir yanım kömür karası, bir yanım ağlamaklı.!
Bırakın.! İhmali kadere yüklemeyi Yaşadıklarımız yetti bıçak kemikte Bu ne ilkti ne de son olacak Kader hep yoksulun ve garibanın yolunu mu keser.?
Efendiler; Sizlerin tuzu kuru Bırakın çirkefin içinden pürü pak sıyrılmayı Çıplak vicdanlarınızı giydirmek zor vesselam.! Canımız burnumuzda, soluduğumuz günün karası Yeter ulan yeter acıtmayın bizi.!
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Acıtmayın Bizi şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Acıtmayın Bizi şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Günlerdir içimizde kazınan bu acıyı tarif etmek öyle zorki harfler çekti elini kelimelerden, cümleler suskun yazılmak istemiyorlar artık.
"Kara kaderin yazgısı, siyah ölümden geçti Unutulmuştuk.! Bu gün medyatik olduk..."
Ahh ne derin sızı... Acımız bü'yük.
Gecelerdir rüyalarımıza karabasan olarak yığılan kömür tozları.. inkar etmeyelim hepimizin genzinde bu acı koku var.
Sorular, acılar, cevaplar, ihmaller! ve vicdanlar...
Ama şunu söyleyeyim biz insanlar unuturuz ! aha bunu dediydi nar deyin ve şu günü, şu tarihi ve saati mümkünse biryere not edin bir ara çıkarıp okuyacaksınız çünkü.
Neden unuturuz peki? Neden unutmayalım peki!!
Biz ki 17 Mayıs 2010 tarihinde Zonguldak’taki yaşanan grizu patlaması sonucu 30 kişinin hayatını kaybettiğini unuttuk, ve elbette yaralılar...
Biz ki Amasya Yeni çeltek madeninde 1990 yılında grizu patlaması meydana gelmiş ve 68 işçi hayatını kaybetmişti, unuttuk! ve yaralılar...
Biz ki 17 Ağustos 1999 Düzce Depremi 03:02’de, 12 Kasım 1999 Cuma günü saat 18.57’de aletsel büyüklüğü 7.2 ve merkez üssü Düzce olan deprem. 30 saniye süreyle etkili olan deprem, pek çok ilin yanı sıra Ukrayna’dan da hissedildi. Başbakanlık Kriz Yönetim Merkezi’nin açıklamasına göre, ölü sayısı 845, yaralı sayısı 4948, depremde hasar gören ve derhal yıkılması gereken bina sayısı 3395, yıkık ya da ağır hasarlı ev sayısı 12939, iş yeri sayısı ise 2450’dir. unuttuk !
ve biz ki 23 Ekim ve 9 Kasım 2011 Van depremlerinde toplam 644 vatandaşımız hayatını kaybetmiş, 1.966 vatandaşımız yaralanmış, 252 vatandaşımız ise enkazlardan sağ olarak kurtarılmıştır. unuttuk !
Söylenecek binlerce söz var !
Taktiri ilahiden öncesi ihmal ve daha niceler.. Sonuç içleri ateşle donacak yüzlerce yetim ve öksüz.. Yine de derim hep Rabbim büyük. Oherşeyi gören ve işitendir.
Şimdi hayata k’ömür karası bir ara, lütfen sessizlik zira acımızı kalplerimizle duyma vakti...
Gün kömür karası, acıyı soluyorum Yüreğim yangın yeri, içime dağlar devriliyor.! Bu nasıl acı.? Sınandığımız yeter.!
Harlandıkça yangınım Savrulur küllerim, babam diyen Somalı bir çocuğun göz yaşlarına karışır Ve dizeler feryat eder.! Karanlığa doğmayacak güneşe Acının rengi siyahlaştıkça umutlarda söner.!
Ahh şu bekleyiş ve bilmezlik Yürekleri ne çok acıtır... Bir yanım kömür karası, bir yanım ağlamaklı.!
Bırakın.! İhmali kadere yüklemeyi Yaşadıklarımız yetti bıçak kemikte Bu ne ilkti ne de son olacak Kader hep yoksulun ve garibanın yolunu mu keser.?
Efendiler; Sizlerin tuzu kuru Bırakın çirkefin içinden pürü pak sıyrılmayı Çıplak vicdanlarınızı giydirmek zor vesselam.! Canımız burnumuzda, soluduğumuz günün karası Yeter ulan yeter acıtmayın bizi.!
CAN YANAR CANAN YANAR AMA SONUÇTA İNSAN YANAR Taş yanar, toprak yanar, ama sonunda ekmek yanar Ocak yanar, köz yanar, dilde söz yanar,ama sonuçta yürek yanar Bu yangınlar deryasında yüreğinde zere insan sevgisi taşıyan herkesin yananların yanında olması gerekmez mi? Saçma sapan şeyleri duydukça daha da bir acı yanıyor canımız.ABİ DE DUYDU , GELDİ, PAYLAŞTI YÜREK SESLERİNİ: CAN bizi unutsa da
saygı değer dost kalem
harika bir paylaşım okudum
çokda güzel olmuş kutlarım