35
Yorum
11
Beğeni
0,0
Puan
3544
Okunma
Kalemden medet yok
Uykularımı buruşturup dizinde
kelam üzerine ne varsa
öznesiz fiiller kusmakta üzerine
Zaten
ne ismim yazıldı buğulu pencerene
ne de yıldızlar gibi gözlerine düşebildim
Ben bir hiç/im...
Sen gittin gideli avuçlarımın içinden
usturasız bastırılamayan isyan yüzümde
kustuğum ölümlerden pay istiyorum
Çivili tabutlar geçiyor gözlerimin önünden
her birinin içine bir ben koyup
Fatiha eklemeden uğurluyorum
Zaten
ne tubanın dalları eğilecek önümde
ne de şefaate yüz bulacak intizar cümlelerim
Ben bir hiç/im...
Her gece
noktalama işaretlerinde yolumu kaybederim
Beynimin ücralarında prematüre halleriyle
gölgeler gezinir
İdam mangasının önünde gönül dilim
yaşına başına bakmadan
elveda giyinir
Zaman yavaşlar
-ki bazen zor nefes alır akreple yelkovan-
dişleri keskinleşir
Damarlarımın içine kaçışır yalnızlıklar
ve satır aralarında kaybolur ıslak kurşunlar
Nihayetinde
ne kilidini açabilirim parantezlerin
ne de Azrail’in elinde suskun elif kalabilirim
Ben bir hiç/im...
Sayfa kenarından katladığın çıkmaz sokaklar
oturduğun mevsimi ele vermiyorlar
Omuzlarımda cellat görmüş kuşlar var
Gömülmek için
cemreleri sürdüğün gamzelerini bekliyorlar
Bana bırakma kefenlerine bahar çizmeyi
Ben adını her hatırladığımda
kırkikindi kokuyorum
Düşük yaptığım kelimeler halimi anlamıyor
kül tablasının kenarında ağlıyorum
nihayetinde
ne sevdiğin şarkıları söyledin kulağıma
ne de mavi yiyen uçurtmaların ipini kestin
Ben
bir hiç/im...
Özgür SARAÇ/Râzı
12/04/2010Denizli