ÖLÜMÜN EŞİĞİNDE ZAMAN
Zamanın akışı içinde unutulur birçok şey..
Mesela eskimiş olmak yaşlanmak gibi. Belkide göçüp gitmekti sessiz sedasız . Zamanın acımasızlığında unuttuklarımızdan habersiz Çırpınıyoruz işte Öyle derinlerde boğulmamak için Susuzluktan kurumuşken dudaklarımız Nefessiz kalıyoruz her adımda Yorgunluk nedendi nedendi bu bitkinlik Adımlarımız eksilirken düşüyorduk her bir yanda Nedenlerimiz belirsizmiş gibi düşen kimdi giden kim Kimlerdi bu zamanın acımasız girdabına kaybolan Eskimiş olmak mıydı tek sebep Yoksa yaşlanmış olmak mı Ölümün soğuk yüzümüydü bu yaşananlar Alıştırmak mı yoksa o sona. Ulaşmak belki de sonsuzluğa kim bilir Bir garip gibi.. Ateş çemberinde sıkışmışız çaresizce. Solumak imkansız gibi havayı. Hava puslu şimdi Güneşin varlığına aldanma sakın. Boşaltın her bir yanı ve sadece susun. Sadece ihtiyarlara mahsus değildi gitmek. Kalmaksa yaşamak için garanti değildi kalanlara. Kapatın şimdi kapılarınızı kapatın Ölümün diğer halini düşünün yaşarken ölmeyi mesela Bakarak eksilmek gibi. Nasıl demeyin artık Kapının çalınması zamana bağlı değil artık. Anlıktır ölüm Yaşamaksa artık mucize gibi Ama her şeye rağmen gerçekti yaşananlar Unutulmaması gerekenlere zaman var mı bilmem Unutulmuş olmak mı o artık önemli değil. Yaşıyor muyuz bilmem Hayatta mıyız yoksa ölüyor muyuz. Susun ve kapatın kapıları artık Sadece izleyin yaşananları. Yaşlıları değil. Her ölüm çocuktur her ölüm genç Acıdır ölüm geldiği her yaşta Zaman bile çaresiz artık.. Ölümün eşiğinde. Mehmet DEMİR 04.04.2020 AN"KARA" |