Biz aynı kaderin darağacında önsöz ve sonsöz arasına sıkışmış iki dilsiz şehirdik Lelia Birbirine karışmış iki farklı rüya Düğün ve matem Sükunet ve kargaşa Tensel dokunmalarla tanıdık birbirimizi Yalnızlıktan korkmuş bir esaret eşliğinde sarıldık vahşice Kaç defa tanışmıştık sahi ter kokan cümlelerle “Aşkların ömrü terden öteye geçmiyor” derdin Yüzünde de değiştiremediğin celladımmış gibi bir ifade
Burada bir sigara içimlik duralım…
Ben hep dilini içi boş cümlelerle süsleyen aşıklara denk geldim Mevlana gibi de değildim ki boş verip arşa yürüyeyim Yalnızlığım çoktu takatim yitik Düzgün cümleler kurup anlatamıyordum Bazen müsvedde kağıt oluyordu kurşun Bazen küllüğün kenarında unutulmuş izmarit Kendime sıkıyordum Gazap üzümlerinin finalinde bir kadın vardı göğsünden merhameti yudumlatan Ne şanslı adamdı kucağındaki kitabın sonunda hayata tutunan Bense affetmemeyi öğreten kadınlar tanıdım Masal kurgulamayı da biliyorlardı halbuki yağmura gebe bulutlardan Nasipsizlik -Bütün acı kesici hapların köküne kibrit Biliyorum işe yaramadıklarını- Güç ile kucaklaşmayı seven kadınlar Lelia Yumruklarımı sıkmayı öğrettiler bana sakladılar da dudaklarını Neden kurduğum hayallerin sonuna çok geçmeden küfür ekliyorum anladın mı ?
Burada bir çay içimlik duralım …
Biliyor musun Lelia Hayalle gerçek arasındaki dengesizlikten gözyaşları doğuyor Aşk üzerine sorular hep zor oluyor ve çığlıklarımı çok zamandır tövbe etmeyi bilmeyenler topluyor
Korkuyorum senden uzakta Lelia Dokunduğum her şey kuruyor Sonbahar kuruntusu yüzlerini yalıyor Ellerim pastel tonda durdukça kelebekler kozalarında mahsur kalıyor Kıblemin yönü kayıyor vedalar arttıkça Cennet kapılarından döndürüyor beni fâsık hitabıyla nurdan varlıklar Azaba düşüyorum da tüm yaralarımı sensizlikle dağlıyorlar Neden aceleye getirip harama yazıyorlar adımı Hiçbir toplu duadan da yararlanamıyorum Nasıl bir lanet silkeliyorsa yakamı Korkuyorum senden uzakta Lelia Toprağa sırt dönüyor yağmurlar da kuşların rızıkları kesiliyor Göğüs kafesimde ölüyor hepsi çığlık çığlığa Şifa ayetleri çare olmuyor Karabasanlar cesetleri ve beni vebalı dünlere gömüyor sonrada kıyameti üzerimize sürüyor Ellerindeki kül kokusundan anla Lelia Şefaate senden başka gelen olmuyor
Burada bir nefeslik duralım …
Tetik tutukluk yaparsa kader yapmazsa muamma Hep kadere yasladığın yüzüm gülmeyecek mi bir daha
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Sükunet ve kargaşa şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Sükunet ve kargaşa şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
he he hee ne güzel anlamazdan gelmişsiniz sevgili Nar hatta hedefe arkadaşımı bile koymuşsunuz ama yok öyle günlerdir zihnimi yoruyorum Lelia konuşsun diye :-)
Kalemin susmasın
________________________________Selamlar