Ciğercinin Kedilerideğişikliğe ihtiyacım vardı bilmelisin birden bire esmedi balkanlardan bu soğuk dalga ben de hevesliydim aslında dolaşmaya uzak diyarlarda sıralı ölüm diye bir kavram kalmadıysa artık bu son zamanda ne yapmalıydım alıp başımı gitmekten başka gittim önce kara kuru bir çocuk oldum Afrika’nın sıcağında açlıkla sınandım sonra ilk gençliği kimsesizliğin bir köprü altı ya da boş bir banka denk gelmişliğim vardı en fiyakalısından beş yıldızlı bir parkta bir de kadın olmak vardı dünyanın dört bir yanında ardından ülkemde ana ihtiraslı gözlerde yeşeren filizlere aldırmadan taşımalıydım sırtımda tüm yükünü ve entarimde yamasını zor yılların aynileşmek benimkisi taşra kızlarının masallarında çeşme başından bahçe duvarına aynı düzlemde sendelemektense dere boyu bağlanan çullar çaputlarla nasipse yaşanırdı belki acılar da olgunlaşırdı zamanla ciğercinin kedileri değil miydi sessiz uysal düşünceli görünen işte onlardı alt mahalleye dadanan var oluş ibadetine darı eken yalanda birleşme fiyaskosu |
Şairi..
Saygılarımla..