baktığın dere aynı gezdiğin aynı kıyı ıslığın tüketmiyor bildiğin o şarkıyı yengeç mi yuva kurmuş ayağının izinde şölenler mi tükendi cümlelerin gizinde saçların bulut gibi şiir elinde kına susma şair yaz artık biraz gelip yakına
hangi şafak kırmızı hangi dağlar mor olur hangi çiçek dökülür hangi yürek kor olur gece perde mi çekti yamaçlar mı karardı gökyüzünün göğsünde aydan başka ne vardı al kalemi eline dönme sakın şaşkına susma şair yaz artık biraz Allahaşkına
suskunluğu içtin ya dünya zindana döndü yıldızlar göz kırpmıyor güneşin şavkı söndü hıçkırıyor yürekler ayrılığın yasında boğuluyor umutlar dertlerin deryasında kılıç misali keskin zülfün telince ince susma şair yaz artık biraz ilham gelince
yağmurlarla yarış et gök kuşağına binip yıldırımın sırtından yeniden yere inip denizin mavisini yaprağın yeşilini kalemine çekerek renklendirsen dilini korkuların kuşkunun karasını ekleme susma şair yaz artık biraz daha bekleme
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Susma Şair Yaz Artık şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Susma Şair Yaz Artık şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Günaydın Afet Abla, orfeo ile ilgili yazını okudum. Üzüldüm. Kendisi birşeyler anlatmak için çabalayan dolu bir insan. Dilerim bu durum, hem onun hem site adına müspet sonuçlanır. Bir de bildirimler çalışmıyor sanki, en azından benim bildirimler. Belki sen de aşağıda Oflu Hocamın yorumunun altındaki bildirimleri almamışsındır :)
ni.layt tarafından 8/27/2015 8:48:34 AM zamanında düzenlenmiştir.
" korkunun ve kuşkunun karasını ekleme " Tamam, böyle de olur... Ama yazdığınız gibi sanki eksik oluyor... Çok düşünmeyin bence; hayat o kadar uzun değil Afet Hanım.
Nilay Hanım, Ehli ile kavga bile hoş olurken, muhabbet elbette daha hoş olacaktır; değil mi?
Önerinizde haklısınız, olabilirdi, aslında korkunun ve kuşkunun karasını ekleme diye yazmıştım çünkü her duygunun bana çağrışım yaptırdığı bir renk, ses hatta cinsiyet vardır bazen kızsanız da. Benim gözümde ikisi de karadır. Bir düşüneyim değiştirebilirim de.
Bu arada kimse sataşmayınca şiir yazmışım gibi hissetmemeye başladım, sataşanlarım bol olsun:)
‘’Güzüm nem hem-demim hem Merhemim gam, hatırım derhem ‘’
Lüknet efemdim….Zul’dür kafiyelerim, kaidesiz bir esir sokağından…Işıksız ,güneşsiz, yar ’sız bir şuurdur kıyamet…Üç şair üç dize, üç kusur içinde usanmadan yazan biz…
Şafaklarında kalem oynatan şairler, ziyankar dizelerde ölüm diye bağıran heceler… Biraz susun, biraz hançer yarasına düşen cümleler… Dekadan Babil’e koşan sözcükler dileniyor… Biliyorum üç beş şair öldü, üç-beş şair doğdu… Birinin adı sen, diğeri de ben…!!!
‘’ susma şair yaz artık biraz daha bekleme’’ Kıyamet biraz önce kopmuş, bundan bana ne –sana ne, ne demek? Aklımda kalan üç-beş kelime… Birazında sen, birazında ben…
ni.layt tarafından 8/27/2015 8:48:34 AM zamanında düzenlenmiştir.