buz kıyısı bu ilk tatlı söz
rüyadan uyanırmış gibi ş
aşkın
içimi doldurmaya çalışıyorum seninle
kelimeler olmasaydı
kedi gibi mırıldanırdım göğe sarkan sesimle
olmanın sesiz varoluşu
akıp gitmenin uyumunu uzatarak
ve renklere çarparak büyümek
ve çiseleyen
yağmur gibi ağlamak
ne sonu var ne başı bakınca
içi boş harf yumakları sıralanıp
bir abide olmak istiyor belki
fakat yıkılıp kaybolunca fikir
boşluğa kapılan yolcunun dramı başlıyor sinemalarda
işte şimdi öpülürken suskun kalabiliriz
hiç çekmeden sağa sola sonsuzluğu
ürperip mutlu olmanın son noktasını
hissetmek yeter
beyaz bulutlara karışırken.