Eylül'edalgalar çöküyor dalgınlığıma yüzümü seğirip kalbimi sürüyol yola. ben bu divânın eski bir tanığıyım beklentilerimin arkasında.. anılarımı tazeledim her akşam dönüşü bir sokağa sürtünüp kanayan kalbime. başı eğik harfler iyi bilir bedenin üstündeki başın ağırlığını kendi dizlerine tutunur melûl melûl. çok hazan gördüm ben güneş yanığı her yaprak ömrümden söküldü önce teri avuçlarımın sonra feri gözlerimin söndü. gözün aydın senin gibiyim şimdi eylül.. / Yüksel Batu |
en iyi bir topal bilir nerenin kaygan olduğunu, nerenin kaypak.
rakım düştükçe kayganlaşır yaşam ve basılırsa kayılır.
sonrası ağır aksak topal.
ve yine bir var olma telaşıyla bakarsan hazindir topallamak.
topallayarak kaymak.
ey var.!
hazin bir hikayeyi en çok bir yanı eksik olan bir mevsim anlatır
bir yanı topal
ondandır alıp basması koynuna bu yalan hikayeyi.
en hazin yalan çocuğun söylediğidir.
hiç kimse inanmaz çocuk dışında.
dışına pek heveslidir çocuk, sırf bu yüzden muamma bu yüzden zehir.
eylül..! Ay topal evladım..!
seni neremde iyi edeyim
sana hangi gözlerimi vereyim.
bilirim yalan söylediğimi bilirsin.
bilirsin ruhumun en müstesna yanı
dikenlerle seviştiğim yanıdır.
bir yoksunmadır telaşlanmak.
telaşım benden evvel ölmemen içindir.
benden evvel ölürsen ölecek yer bulmam.
çünkü ben en iyi kanayan bir memde ölürüm.
al her şeyini ve terk et beni.
eylüll eyy son eyy bahar..!
al dikenlerini götür buralardan.
bilirsin gül kuruysa ten Allah'ı anımsatır.
gel eylül baharı bir fahişeye ve tenimi Allah'a benzeten öyküler anlat
anlat ve git..! Me'lerin delisiyim.
kaldırımları tanıyan insanlar tanıdım.
en çokta bana benzer:yıkılmış bir kaldırıma bakmadan ölmeye çalışmak.
ölsem öp beni eylülüm öpsem öl..!
ıslak bir unutulmuşluktur ırmaklarda kurulanmak.
gel beni şizofrenlere bezeten öyküler anlat.
elimde kamçım varsa al onu ıslaklığıma kat.
ağlarsam fenadır eylül, fenadır bekam.
ıslak bir kadındır ölüme en yakın olan.
avuçları ıslanmış bir ergen kucağına oturmaktır tek intikamı
budur intiharı..
neredeyse babasının halepten getirdiği el yazması mushaf geldi aklına.
kalktı ve kendini ergen baharlardan attı
ıslak ve titrek.
ergen yok'a öykündü.
ve bu sana yazdığım öykünün en zehir yanıydı içtim kasıklarımla.
kalktı ister isetemez ölecekti
çünkü esmerdi.
titrek bir esmerliktir ıslak kaldırım dediğin.
eylül gel anlaşılır yerlerimden tut beni
ergenim sana anlsana!
al kucağına ölmüş ve kokuşmuş yerlerimi.
al piçliğim senindir çünkü bendendir bir fahişeyken ekim.
rahmim de vardı say..!
ve eylül bir kızdır doğar.
yüreği örük örük..
eylül kanat beni.
bereketli bir rahme şimşekler hazırlayan bir serseriliktir
öykünmeye öykündüğüm.
dişi yanıma yıldırımlar düşer.
en çok da omzuma. Omzum artık yok.
ellerimi açsam bir depreme gebe olur musun ey rahmine sevdalandığım.
eylül al kamçını acısını al ruhumun.
çarp yüzüne piç ıslaklılar beslediğin eteğini.
aylardan son ol günlerden bahar.
en yanık örüğünü ruhuma bağla.
işte tam burada ağla..
eksik yanlarım çoğalır yoksa çoğaltma beni.
çoğalırsam dağlar donar, bir yana çığ düşer bir yana çiy(ğ)
göğe eğerim yüzümü muruz yağar örüklerinden birinin aksak yanlarına.
burada da ağlamak gibi bir şey yap avut beni.
Allah'ın büyüklüğüne inandır
çünkü ben Allah'ı çok severim.
örüğüne rahmimi vereyim ki zaten yok..!
nevrotik mi görünüyorum eylüll..bana kızma..!
bak örüklerin ikidir ve ruhuma bağlıdır
uzar boynundan fakat
saçlarını itiyorum omzundan yine simsiyah
yansın mersin ve istanbul ne de titreğim ne de ıslak.
beni bildiğin en şizofren en piç en orospu kaldırımlara at
gülümsememi sana gömeyim.
eylül ömrümü kısalt
çünkü yetmezem sana
ağıda benzer sesim
kaldırım olayım kasıklarını bas bana
ki kasıklarında her ölünün ardından söylenen
ama ilk yakıldığı cesetten başkasına yakışmayan ağıtların var..!
ben bu inilti öyküde susar gibi yapsam bahar son olur ve memeleri kanar.
şimdi kalk;
kalk ve Muhammed'in Zeyneb'i koynuna aldığı o ilk geceyi köle yanlarıma anlat.
kalk sadece gece akan çöl kaldırımlarını, Zeyd'in erkek yanıyla ıslat.
ben öyküde sustum bahar son oldu..
ve kanar memeleri kızımın..Eylülüm kızım kafiyem..!
h. tan..