Dünya Ağrısı Kalbim
dudakları soğuk kâselerde hatıralarımı yutkundum
ellerimle işlediğim her yapıtı kalbim devirdi. oysa, kalbime el verenlerin izi hiç silinmedi. silmediler de. ceplerimin deliğinden sızan dünya ağrısı içtiğim acıyı tazeledi yenisine eskiydim,eskisine beter. saçlarıma inen karlar yeterlidir ağarıp ağarıp döküldüğüme şahitlik. yüzümdeki buhurlu iklimler tuzla buzun kardeşliğine rehin tutulmuş çözülen her damla yalnızlık yadigârı kâseme düşüyor içiyorum iki kardeşin hilkatını göğüne ilişik bir memhûr masalına inanç kaybı bir resmiyet. ürperemiyorum aşka bile konak konak yalnızdım,yıkıldım rüzgara. diyeyim çölüne bitişik, ömrünün yaprakları eteklerinde sızlayıp sararan. II böyle kaldım her iklim neresinden acır biliyorum yol aradığım yol olduğum göçebelikten. dilimin altında geçen ırmakların gürül gürül sesine gidiyorum artık ey güzeller güzeli çaput tutmamış dalım kırılan testilerin peşinden. konuşmayan evlerin yasında büyüdüm o devasa,katı kalın elbiseler giyinmek zorunda kaldım hep bir duvardan fotoğrafımı düşürdüm say beni, şimdi herkesten düştüm. ne kaldı bana iğnenin sadakatine yalvartan kimselerden h’iç sesim çıkar mı yetişip bir kulağa döndürmek için ayaklarından. III gecelere yürüdüm, yürüdükçe gerilen yüzümle bir tesbih gibi dağılarak kara bir tepsinin bütün kenarlarını gezdim kalbimle dursak da bir şey çıkmaz toplansak da ayrıyız ömrümle. asıl şimdi herkes saysın beni. ey herkes kendimden de düştüm.. / yüksel batu |
yağmurun bahara küstüğü gibi
desen de
hiçbir yağmur küs kalamaz bahara..
...
kendinden uzaklaşmanın aslen uzaklaştırılma olduğunu somutlayan bir şiirdi. derken ahmet kaya fısıldadı; "dışarıda mevsim baharmış/
gezip dolaşanlar varmış/günler su gibi akarmış/ geçmiyor günler geçmiyor"
tebrik ve teşekkürlerimle canoo...