İstanbul’da sevmek
“çocuktan kalma bir uyku uyukluyor koynumda”
dört duvar arasında karşıma alıp yalnızlığımı düşünüyorum suç istanbul’da sevmek meraklı incir kuşlarının doluştuğu gözlerinde “yağmur kaçağı” dokunuşların geliyor aklıma yaralı bir vadide yankılanan gök gürültüsü gibi gelmişti sesin son gecemizde kıtlıktan çıkmış sözcükleri birbirine fırlatırken dudaklarımız bu falakaya yatmış bu bir varmış bir yokmuş şehir ansızın üstümüze çullanmıştı hayallerimiz yerine şehrin ardına düşmüştük iyiyi kötüyü ayıran bir asamız yoktu elimizde şehrin firavun istekleri güç duvarıydı kalplerimize kıymetsiz sokaklarda eriyip gitmişti izlerimiz birbirinde bu gözü kara şehirde “yaşamak sanattı” geçememiştik biz kıyısından bile geç anlamıştı bunu “çırpınan ruhlarımız” istanbul’da sevmek zormuş gönül gençyılmaz |