buzul düşlem
yüzü nehir olmuş
içime akan sevgili günahtan çiçeklerini topla artık mevsimsonu istemiyorum kızgın yüreğime su taşıyan gözlerini gök kırpılıyor üzerime külhan bir mavi konuyor ellerime derviş misali dağılıyorum aşkla buğulu yağmurkuşlarının çırpınışları gözyaşlarımda kuşanıyorum pişmanlıklarımı bir kıyı çakıltaşının ıssızlığıyla şiir yazıyorum hâlâ seni tanıdığım şehre kokunu çalan serkeş rüzgâra dudaklarına çiy serpiştiren günışığına… şu kördüğüm zamanda ihanetin buzul düşleminde büyük resme bakıp ağlıyorum çek dizlerini dizlerimden artık varlığın uçurum ağzı gönül gençyılmaz |
doyamadım bu has
şiir(in)e.