Kızıllığında kayboluyor gece güneşin
siyah’a nasıl da yakıştı saçların
bak sen yansıyorsun çehreme
vuslata kanayan koca bir ölüm var şimdi
paha biçilmez cesedime
günlerdir sen kokuyorum
yüzümden ürkekliğim akıyor
korkalığıma cesaret toplardım çakıl taşlarının arasında
ışıldayan gece olurdu aslan kesilirdim

yitik bir şehrin kahramanı olmuştum gece yarısı
sen uyurken rüzgar niyetine esiyordum perdelerine
ay ışığı gibi parlardı uykuların
gözlerinle kapanırdım rüyalarımla
sensizlik serenatlarıyla uyanırdım
baş ucumda kendim aglarken
bizsiz kayboluyordu kent gece de
noktasızım/sın artık sensiz düşen cümlelerime

sahipsizim

kimsesizim

yalnızım

sensizliğin ayak bağları dolanırdı düşlerime
sol yanıma düşen sızında
vurgun yedim girdabında
sahi yenik düşen cümlelerine bakıyorum da
hep ikimizi anlatıyor
arkasında acı bir ünlemi sızdıran bedenimi görüyorum
her yer kan revan içinde
bataklıktan çıkmış gibiyim

gölgelerine muhalif kalıyorum
ay ışınığını tenimden çekince...
yitik bir güneş kayboldu ortalık zifiri karanlık
/ seni arıyorum /

kahverengi tenin kavruluyor hırçın geceme
sana sunuyorum avuçlarım dolusu ağıtlarımı
yalnızlığın çelmesine takılıyor bileklerim
düşen takvim yapraklarına aldırış etmiyorum
zamanı kovalıyorum akrepin peşinden
ölümcül zehri katran kokusu
kimsesizliğime aktı derme çatma umutlarım
kan mı kokuyoruz siyaha
alaca bir kızıla boyanmış
kahretsin
gülüşlerim nerde
neden ben hiç kimsenin bir şeyi olamıyorum
yalnızlık bile terk etmiş
güLümsemeLerim çocuklukta kalmış
tebbessümlerimi sorma aynada unutmuşum
suskunluğumun yüzüne bile tükürülmez
bana sensizliği sunduğum için
sus gülüşümü sorma gözlerimi kaybettim görmedim



bastığım her yer ayak izlerinle dolu
patika bir yol
toprak ise sen kokulu
puslu bir gökyüzü var gözlerime benzeyen
ulvi bir ses yükselir kulaklarıma
sesini sorma melodisini kaybettim duymuyorum
mezar taşın gelir gözlerimin önüne
adın hükmedilmiş
gece kadar siyaha boyanmış gamzem
karanlıktan mı çaldın
görmüyormusun ben geldim
neden geciktin diye sorma yolumu kaybettim
neden geçiktin diye sorma izlerini kaybettim
kalk seni götürmeye geldim
biliyorsun bunu
eriyorum sensiz
kalk hadi kalk seni götürmeye geldim