SANA AYRILMIŞ BİR ÖMÜRBu gece İzmir lacivert şalını, atmış saat kulesinin boynuna Işıl ışıl bir kolye düşürmüş, Karşıyaka’nın koynuna Benim sinemde ise boynuma takılı kalmış bir yaram var Zinciri hasretle örülmüş ilmek ilmek Ucunda ise can özüme uzanan hasretim asılı Bir yanda körfezin melankolik neşesi, Bir yanda sensizliğe bürünmüş özlemlerim… Efkârlandım yine; Körfeze inmiş demli bir akşam… Yakamozlar şaşkın, sularda raks edemez halde Beni hiç sorma; Kendime varacak yollarım sende kapalı kalmış Çıkmazdayım… Yüreğimi yuvasından düşen, Bir serçe misali titreten, Gözlerinin buğusunda kaybolmuşum… Yırtılıyor, efkâr denilen karanlık perde Artık leylim vakitlerinin hüznü yok içimde Kış denen zemheri ayazlara zincirlenmiş yüreğim Varlığınla sunduğun baharlara savruluyor.. Gözlerini; sakın ha, alma gözlerimden Bırak bende kalsınlar. Bu hasret denizinde bana yoldaşlık yapsınlar Yarınlara ait düşlerimde, Yeşil bir yolculuğa çıkayım gözbebeklerinde. Bir zeytin ağacının gölgesinde, belki de bir palmiye altında Her satırı sen olan bir şiir yazayım, Bütün hasretimi sığdırmaya çalışayım mavi dalgalara Taşkınlarımda ulaşmaya çalışayım Dalgaların türküsü ile kulaklarına O zaman duyar mısın süzülen yürekyaşlarımı ? Senli hayallerimden yükselen kardelen kokularını Duyarsan,anlarsan, Bil ki; Senin memleketim kadar sıcak yüreğin Ömrüme vurduğum zincirleri kıracak Sen ise, Sana ayırdığım bu ömrü; Ya savur yıldızlara, Ya at denizlere, İstersen kurumuş gül yaprakları gibi, biriktir zulanda Ya da…………… ESMİZE yer :kızımın kamerasından bir körfez manzarası.. |