Hedefine Aşık MermiOnun suçu yok Abbas Bütün kabahat benim Pandora’nın kutusunu açar gibi Ben açtım aşkın naftalinli örtüsünü Ateş tünellerinde ateşin kalbine dokunup Yanık ellerimle Ben çözdüm aşkın düğmesini Yankısız bir uçurumdu Bir intihar şelalesi gibi ben aktım ona Azıcıktı çoğalttım Küçücüktü büyüttüm Hayra yordum her kabusu En kallavi ayrılığımızda bile Lirik kavuşmalar biriktirdim bize Yediveren bir umudun yamacında İçimde saraylar kurdum Tac Mahal’i kıskandıran Ayak bileğine gümüş hal hal Uzun ince parmaklarına, firuze taşlı yüzük aldım Frenk diyarından Obsidyen karası saçlarına taksın diye Safran çiçeği buldum acem illerinden Hedefine aşık mermiydim Yalnızlıktan damla damla tükendim de El açmadım ne Yağmur’a, ne Nehir’e Bir onun adını kendime yurt bildim Konaklamadım başka bir isimde Cümle cehennem üstüme yürüdü İçten içe yandım da Gizledim dumanımı Her acısını öptüm alnıma koydum Her kahrına “Yârden gelmiş hoş gelmiş” dedim Onun suçu yok Abbas Ben sevdim… |