Ses vermeden düşüncelerimŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Bir ölüm kadardır oysa hayat...
Ellerinde can çekişen takvimler... Geceye mezar sessizliklerinden tutunuşlar... Ve sorgumun prangalı odaları... Ve git gide uzaklaşısı karanlıklara bedenimin... Ve ben... Ve sen... Ve... Ve... Ve... . . Kaç ölümü taşımaktır ki yüreğinde hakikat... . . Tek başıma yetmiyor sessizliğim... . . Ne yapayım? . . .
.
. . . Ve... . . . Bir gece... . . . Ansızın tefekkürüyle ölmeliyim hakikatin... Ses vermeden düşüncelerim suların duruluşuna iner diye bir telaş Toplanıp sisli dumanların geceye yumulu avlusuna... Kararan güne yetişemeyeceğinden habersiz Islak bir yargıya işleyen kara yazgılar gibi Savrulurken irkilişlere şuursuzluklar ten ten... Ses vermedi kimseler, küflü ölgünlüklere Sır oluşlara Putlarının zalimane korkusuna... Böyle... . . . Böyle ölmek istiyorum eşliğiyle son meleğin teselli edişlerinde Yavaş yavaş üşütürken güz, kalem tutan ellerimi Uyandırma bir kez daha Sessizce unutuluşlarına beni İsterdim oysa Hayal bile olsa göğe dalıp, yanıbaşımda seni Şefkat dolu bakışlarının terennümünü ekip tenhalarıma Yokuşlarına sıratlar gizleyen sokaklarınla örtüşürken şiirlerim İsterdim son bir serçe bakışında Pır pır çarpan yüreğini Hissetmek için Gecelerini... . . . . |
sigara dumanı bulutunda
kanatlanmıştı şiirli an'lar.