Gök durağıtozunu silkelerken terli karanlığın bahar batar baktığım aynalardan elime daha ne olsun bir ışık su içirir sarı toprağından buğdayın ve acının kamışlı türküsünde sarmaşıklarca yeşerir güller gözlerimin gök durağında uyusun da büyüsün içimde çocukla yalnızlığın giz beliği.. mevsim ipliği iklimin aşk kokusunda gece omzumun yanıbaşında ne güzeldir akan ırmaklar ne sevecendir herşeyimin sessiz cömertliğinde kirazlı bir dil/ gün doğumu şehir yâr sandığı ve kayığı rüyaların denizi anlatan kendimi şiire hazırladım yağmura ve pencere direklerine -nefesimde uçurum yokuşu- vaktin kırmızı kapısında ay tutarken soluğunu sevgilim ne güzelsin dağlara çiçek açacak su yürüyecek kıyı ikindisiyle.. ey canımın tek odalı buğu yangını kendimize büyüyen akşamlardan içeçeğim ağacın yağmurlu ellerini ...... |
devşirme notalar
üç tel bir keman
mahzeni küf kokan bir sızı
açmayan gül kabahatli
açan güller hoyrat ellerde
ırmak kızıl
toprak çorak
duygular meskun mahal
iklim çocuk oyunu
yollardaki gözler yorgun
zordur ırak hayallerin uykusu...
anlamadım bir türlü
ne den hep açtır ki
sevgi sofrasından kalkan insanlar
selam saygı olsun şiire ve kaleme