Kaldırımdan kitaplıklarımŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Nice anılarımız silinmez bir kayda alınırken, kaldırımlar muhakkak anlara yıl yıl, ay ay, gün gün hatta dakika dakika kayıt düşer oysa hep. Nice kararsızlıklarda, sevgiliye atılan her adımın o yüreği titreten kıvılcımlarına şahit olmamış mıdır kaldırımlar? Ve nice acılara şahit olmaktan da geri kalmadığı halde. Oysa bir kitaplıkta saklanır o şahitlikler hep, ve hiç ama hiç silinmez. Kaldırımdan kitaplıkları görebilmektir belki de maharet.
Vardığım tüm sokaklar bir ekmek gibi,
Katıksız ve… Yavan. Her attığım adıma sıkıştırdığım, Kitaplar bırakmıştım oysa. Bir fotoğraf albümü de koymuştum, Tozlu raflarına… Kaldırımdan kitaplıklarımın… Yine ve hep, Yokluğuna kırgın, Kuraklığına mahkum, Köşedeki kırık çeşme… Sararmış otlar sarmış köşedeki parkı, Yüreğimden esinlenmiş sanki, Paslı demirlere yapışan sarmaşıklar… Hazana satmışlar sanki, Bedenlerini, Tıpkı benim gibi… Kararan bulutlar yemin etmiş nedense, Koca şehre… Bir damla bile, Bırakmamaya gözyaşlarını. Oysa ne yağmurlar görmüştük seninle, Sokakları seller alıp götürürdü de, Işıldardı gözlerimiz, Yine de. Kimi vakit karlara teslim olduğunda sokak… Hani sen, Giderdin ya yanımdan... Üşürdüm ben çoğu zaman, Ardından... Ama inat ederdim yine de, Beklemeye, Zalim zemheriye… İnat ederdim, Ayrılmazdım nice zaman, Sokaktan... Ve… Kaldırımdan kitaplığımın, Tozlu raflarından, Fotoğraf albümünü alırdım zaman zaman, Eskimiş fotoğraflarına dalar, Seni arardım… An be an… Yıllar bir toz gibi uçuşsa da… Sessizce, Ardından… |
Saygılarımla esenkalın