Şehrin genzine kaçan fırtınalar
Belki,
Bir güz nağmesinin donukluğunda... Belki, Yağmura hasret susuzluğunda... Belki sessizliğin, En kesif tınısında... Yalpalarken... Sokak lambalarının avurdunda. Geldi işte, Nihayetinde, Tüm çıplaklığıyla... Çarmıha gerilmiş, Acınası sonbahar. Pörsümüş yapraklara inat, Kahverengi bir örtüye kaptırdığımdı... Hayallerim. Oysa... Saklanmıştım, Soğuk bir rengine. Belirsizliğin aşinasında, Bu koca şehrin... Oysa... Ağır bir kokusuna vurmuştum, Adımlarımı, Kül kokulu caddelerin. Oysa... Göğün, Ve siyahın... Mahzunluğuydu kaldırımlar. Kömür karası beyaz çehrelerin günahıydı belki, Şehrin genzine kaçan fırtınalar. Acınasıydı işte, Yüzünden bin parça düşen sonbahar. Acınasıydı, Tırnaklarına takılan prangalar... Acınasıydı... Aldanışlar... |
Selâm ve dua ile kalın