Güz zehirler de geceleri
Ve...
Sessizce sokulur müzik. Yarım bir hikayenin ortasından. Buz kesilir an, Ardından. Ne çok çınlamalara harlandı ateşler, Ne çok sığıştı valizime gitmeler. Hıfzıma sığmayan mesafeler mi? Yoksa... Aklanmayan şiirler miydi? Gidişinden kalan. Yanlış istiflenen zamanların acısı belki, Bende ki. Beyhude hükümlerine saklıyım artık. Bir keman sesi kadar yorgun, Bir akşamın alacası kadar ikircikli... Ve... Dal budak salar müzik. Yarım bir hayale girizgahı geçip. Saklanır geceye papatyalar, Saklanır haddi aşan mısralar... Ve... Susar an... Ardından. Ne çok sarıp sarmalanır hazan! Ne çok dökülür yaprak yaprak, Hayallerim. Varır mı Kasım’a mektuplarım? Yoksa... Güz zehirler de geceleri... Yine çığ mı düşer yollarına? Bilmem. Oysa, Vakitsiz cemrelerin olsa, Sıradışı yanaştığın... Marazi çırpınışlarımda... Tütmeyen düşüncelerime inat. Beyhude kopuşlarına aşinayım artık. Bir yolcu kadar mecbur, Bir zuhurun anı kadar mahkum. Hiç istemesem de... |