Herşey kararırken’Asıl olan gözle görülmeyendir’ Yalnızlığı ve hiçliği ezberleyen yaşamın sarkacında Eksik susmalar burgusu yüreğimin çeliği... Kendimizi bulmak için yolumuzu kaybetmemiz gerekiyordu belkide Yıkıp,dağıtmak sonra ıssızlığa çekmek bir şeyleri Levhaları,sözleri ve rüyaları... Kızgın çölün kum tanecikli odalarından yükselip Ateş şeklini aldıysa da gök Döneceğim elbette karşımdaki senin kendisine Sarı ve kırmızı köklü tohumların yıldız eğlenceli oyunları Boyunu kısaltsa da yeşilin Koşacağım elbette kır sessizliğinde yüreğimin sesine Sen içindeki doğmaya çalışan çocuğu gizle Şu suyun ışıldayan göğsü var ya Orada kuşların sesi.. Üstelik maskesiz savaş yüzümdeki çiçeği öpüyor gelincikler Gecenin uykusuz kapısında.. Peki Kuytu kalabalığın çoğalan suretleri Köşe kapmaca peşinde Şiirlerimi fesleğenlerken Günlüğünü tutuyorum tüm yazılanların O kadar çoklar ki çekip gider mi düşler Mutluluk sandığımız sandıktan Dokunsak mı şöyle toprağa yalınayak Bir kent ayrılırken uçurumlardan Üzgün kekemesine tutulduğum çocuklar Çocukların ki kimsesizlik sızan yürekleri hep delikti Ve hiç büyümüyordu uykuya dalan hayalleri Azara makamlı mısraların hüzün çınarı Nice öyküler Dalları ve ışıkları kesilen zaman Dilleri yaralıydı Dillerinin yokuşundan inenler bu sebepten yorgundu Ölenler yorgun Deniz yorgun Kimsem olmaya meyilli çukurları eşeleyen yağmur Ezberimdeki şiirlere dem tutuyor Düşersem mutlak o zaman anlayacaksın yalnızlığı Göz yurdumun akıl ve ruh arasına serilen tülü Sırtımı çiziyor.. Ertesi güne güneşi taşıyabilir miyim bilmiyorum Çok kişilik kaldırımların tahta ağaçlarında Ağız dolusu gemi Oyunlarla ve renklerle canını söküyor Duvarların.. Büyüdükçe küçülen yıllarımı değil Oyuncaklarımı arıyorum Onlar rol yapmıyor karanlıkta bile Herşey kararırken Sevmenin ve aşkın iyileşmek olduğu evren bağışlıyorum Yaralara.. |
kelimenin tam anlamıyla mükemmel
iletişim kurmuş şair yüreği
ne bir eksik ne bir fazla duygu yüklü
dizelerinizi beğeniyle okuyorum
kutlarım başarılarınızın devamını