SUSMUŞTU EYLÜL İHTİLALDEN SONRAŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Baki kalan aşk-ı vatandı
Birde senin eşsiz varlığın. Kasırga şiddeti bir ihtilal rüzgarıydı . Toz koparan, Umacı yağmurlar döverken çatıları Kırılıyordu kapılar zırhlı namlunun ucunda. Eylül vurgunu döküyordu yapraklar. Bir hafta evveli Kimliğimizi ararken caddelerin sağında, solunda Şimdi Sorgusuz sualsiz Adımızın yaftasını taşıyorduk boynumuzda. Kuklacıların ipinde asılı afişleri Geleceğimizin idam mangasında slogan yapıyor, Ucunda biz sallanıyorduk özgürlük adına. Gençtik, Delişmendi ruhumuz Deliydi kanımız. Kurulan barikatların taşlarıyla terimizi silerken Yok oluşun gölgesine uzanırdı yatağımız... Yaka paça sürüklenen adımlarımızı Sürgüne gönderdiler kara bir sonbahar günü Çiy damlası sabahların Güneşi haram kılan penceresinden Yorgun ama umutlu Ak güvercinler uçurduk düşlerimizde. Tutsun istedik ellerimizi hürriyet. Dualar sürdük dilimize kan kızılı. Ve dahi Hücre duvarları ezberledi Vatana yaktığımız ağıdı Bir biz anlamadık puşt zulası ihaneti Birde çalınan gençliğimiz. Hiç ağlamadık dağlanırken hayallerimiz Ağlamak yakışmazdı Öfkeye ram olmamış gözlerimize. Bu yüzden Duvarları ağlatırdı yumruklarımız. Dünde kalan günler eskimedi Biz eskidik lime lime düşerken kırgınlığımız. Sağ elimizde memleket, Sol elimizde sevdamız kaldı vazgeçmediğimiz. Şimdi sular durgun akıyor Yadını içerken hatıraların Susmuştu eylül ihtilalden sonra Sadece aşkımız baki, İnancımız sağlam kaldı ayakta. Dilek USTA |