Kafama vura vura öğretilen pısırık cümlelere
itirazsız boyun eğmekti hayata itaat
İbresi bozuk olsa da
yanılgıya söz hakkı vermedi sırtımdan ittiren çığlığım
Böyleymiş dedim
Demek ki böyleymiş kalabalıkta silik yaşamanın kuralı

Kimsiniz siz
düşüncemin kıyısında nöbet tutan
ve
beyazın siyah olduğunu dikte ettirmeye çalışan
Gidin başımdan eskimiş masal kahramanları


Töreleriniz sizin olsun
yerin dibine batsın örfünüz
hatta cehenneme yol olsun adımlarınız
gidin başımdan yargısız infaz memurları


Benim ütopyam da otağ kuramaz
besmelesiz basamazsınız toprağıma
gizli gölgelerinizin gecekondusu değil yüreğim
körlerin ve de sağırların üç maymunu rol alamaz sahnemde


Gidin Tanrı aşkına
kahve köşelerinde devrim yapan parkalılar

sakalını sıvazlayıp mahreme muska yazanlar

Yoksulun sırtını sıvazlayıp sofrasından zeytinini çalanlar
yetmedi deyip
deveyi hamuduyla götürenler

Kandan beslenen
koltuğu altın tabuttan iblisler

komşunun tavuğunu kaz,karısını kız gören namussuzlar

Gidin ulan gidin düzeni bozan düzenbazlar
düşün
kene gibi yapıştığınız milletin yakasından
Yetmedi mi ırzına geçtiğiniz
merhametin,vicdanın bedduası
doymadı mı gebeş karnınızın geviş getiren heyulası
gidin tek hücreli cibiliyetsizler
gidin
gidin.....


Dilek USTA