Kağıthane Çıkmazı
Saçını örttüğünde
Yanaklarından arta kalanı, Yalnızlığımdır. Bir işi kaybetmişim yüksek Beyoğlular Yanlış olmasın, safî hissizliğimle Yüksek binaların arasına sıkıştırdığım küçük aşklar. Seni sevdiğimi anladığım günü diyorsun Dişlerimde bakır dolgular Dolgulu doğmalar ve paradigmalar. Yaz sıcaklarında uzun paltom vardı Bu meydanları sen böldün ortasında ikiye Yaşamak ve sevişmek Sen böldün geceyi ve gündüzü İyi günler ve bulutsuz günler Ve benim yalnızlığıma dokundun İsa’dan önce. Bu hüznü sen başlattın. Bilinçsiz halkım süslenecek bir gün! Kuşak diye alnıma gözyaşı sürüyorum Bir bakıma yazılmamış tarihin savaşçıları Ölüm ve ölmek üzerine küçük şiirler Yuvarlak masa kantolarında dönüşen o aşk. İki ucu da kimsesizliktir. Kağıthane çıkmazındayım Yorganım yatağımdan uzanıyor geceye Yıldızlar arası sevmek hızında Yolculuk ediyorum hiç yoktan Yine de farklı bir dizeyle meydana geliyorsun. Jetonla çalışan sigara dumanı Her şey o kadar yapay ve suni Gözlerim altı kat büyüyor yerin altında güneşsizlikten Yoksa mı sensizlikten Bir bulmacada çıkıyor adın Gün geçtikçe yaşlanıyorum. |