tut ellerimden çavreşhasretin esaretinde çapraz ateş altında yüreğim düşlerimin anlamı yok gölgeler sararken benliğimi .................................................................. üşüyor anılarım avuçlarımda tek tek şimdi yalın sayıklamalar arasında geçerken gecelerim o ruhumu saran efsunlu gözlerinde olmasa çavreş yağlı bir urganın ucunda son bulurdu ümitlerim ki ...bütün rüyalarım doğan her gün sancılı sabahlara taşırdı beni buz kesmiş anılar takılırken bileklerime bir bir dudaklarımdan yalın ve sessiz bir çığlık düşerken küf kokulu köşelerde umutlarımız bekleşir her gece kederli bir buluta eşlik ederdi gözlerim seher vakti anılarımız canlanırken beynimi yerdi ve tanımsız cümleler dolanıp durdukça dilime ölüm susardı çavreş ve ağrırdı göğsümün sol yeri ve bu beden kendinden utanır ellerinin değdiği her yerde tenim cana gelirdi ve sen umutlu bir filizle bana sürgün verdirdin adın vuslat akşamlarından kalma tek bir lahzadıydı arazlı gecelerde zaman kustukça kusardı beni o efsunlu gözlerinde bana aşkı emziren kadınım bir umut ol yüreğime hep böyle gül meleğim ve ... her sağanak sonrasında açan güneş gibi ol ki...sen yumarsan gözlerini ben bende yiterim ram olmuş duygularımın talan edildiği yerdeyim şimdi efsunlu gözlerinle bak yaralıdır benim sevdalı yüreğim ki zemherimiz kanıyorken bizden çok uzak yerlerde uzat ellerini çavreş tut ki aşkımızı kaybetmeyelim biz Hasan İpek on yedi şubat iki bin on beş |