herkes kendi yalnızlığının başrolünde
--
yağdığımız yağmurlar da üşüdüler kilit kendini açtı binlerce kez, beyaz kendini boyadı gökyüzü takıldı ayağıma, durdum uçurum düştü başıma, rüzgar kanatlarımı yaktı yavaşlamadım ille de aşk, yine de aşk ki yağmur ne güzel anlatır kendini konuşmadan istesen hiç kurumazdı gölgelerimiz uzak ne menem söz, seni yakınıma düşüren ellerim sadece bir mevsim uzak meğer ben seni, serin bahar sabahları sanmışım ağzımın yokuşunda anlık soluklanma, bilcümle kendimle çıkıp dönemediğim o yolculuklar sanmışım bir tas suya tövbeledim kendimi ardımdan dökmek için kıyamadığın güzel rastlantılar da yaratırmış hayat gözünün kapısına bir düş bırakırmış sürüp gitsin diye gözlerin kapanana dek sar ve hiç bırakma içindeki kayayı yuvarlandıkça büyüyelim, dağımız hep orda dimdik bakmak ne güzeldir, çekinmeden bilsem çok önceden uğrardım diyebilmek gibi su usulca okşadı kendini, yan yıkıldı hüzün buradan daha önce de geçmiştik dedi birileri oysa ardıma bakmak için gelmedim , ve hiçbir köprü yeterince sağlam değildir, korkun aynıysa şimdi çok geç silmek için, kendinden önce getirdiğini |
Dediklerine göre imge kullanmayı sizin şiirlerinizden öğrenebilirmişim.bkz.günün şiiri
Sizin beğendiğim şiirlerinizin tamamını anladığıma çok eminim. Galiba biraz benzeştirdiğimden çokça da kaleminizden kaynaklı. Sanki şöyle diyorsunuz yazarken: imgeyse buyurun ciğerini bile söktüm. Ama çok net ve sade ifadeler de var. Yani ikisini beraber mi kullanmak gerektiğinden yoksa canınız öyle anlatmak istediğinden mi onu tam çözemiyorum. Sebebi benim bu konularda henüz pek birikimimin olmaması. Ama kafa yoruyorum serbest şiire de. En azından okumaktan haz alıyorum.
Neyse kısaca sizi okumak keyifli ve öğretici benim açımdan. Tebrikler,