bukağı vurmakyaprakların yanaklarına asılmış çiğlerin damladığı demlerde nemli sabahı kurutan güneş karanlığı sevenlere ışık tutmak boşuna kentin köylüsü getirmez kır kokuları kurşuni bir bukağı vurmak gerek zamana çoğaltmadan yollarını yüzümün gözlerimle değil yüreğimle gördüğüm bu yollar kara kutu gibi saklar menzilini yarışır gökte yaban kuşları abus anılara gülen yüz çizenlerde azim öyküleri gizli bana göre olmadı görmek hiç bardağın dolu tarafını kestane dağlar tutuşturur karşılıksız aşkım durdurun küheylanları kapalı yollarım fıçıyla içsem şarap gidermez susuzluğumu tesbih boncukları gibi dizilmiş ipe düşüncelerim yalnız imamesi kayıp gönül gençyılmaz |
Yalnızlığa kalabalık gelir her güzel şiir...