yok olmak istiyorum
bedevi sunturlu bir yalnızlık
parmaklarımda yangın yalazı avuçlarıma vuruyor bana aşk deme diyen ses mitralyöz kurşunları ancak bu kadar yakar oysa kovuğunda dualar biriktirdim aşka dair henüz Tanrı’ya sunamadığım Kâbe yoluna düşen karıncaydım ölebilirdim sana uzanan yolda "içimde ufkunu yitirmiş bir rüzgar bağırıyor" huzursuz kapkara uçurumlar kalbime k(atıp) seni yok olmak istiyorum uykusuz tarla kuşlarına şikayet ettim halimi şarabıma gözlerinin rengini katıp sevişen iki kumrunun karşısında içiyorum yüzünü arıyorum yüzümde sabahın ilk ışıklarında yağmur çiseliyor kuzguni siyah buz saçakları uzuyor iplik iplik ölesiye yorgun yüzümde iklimler geçiyor her deminde sen gönül gençyılmaz |