KESME İŞARETİ
/Şair alır şehri karşısına ve basar fırçasını../
Azarlanmış ve yüzü düşmüş bir çocuğun gözlerindeki korku kadar sessiz şiirler mırıldandım içimden... Bir süre daha kovaladı yelkovan akrebini. Durdum. Sade ardından baktım. Suretin yitince ufkun ince çizgisinden Geçmek bilmeyen saatlerin topunun kökünü kazıdım! Gözlerini dağlamalı şimdi zamanın ve sahillerin kumlarını dökmeli parmak aralarından bu şehrin. Her defasında kesme işareti ile ayırıyor seni benden çocuklar. En çok içinde maviden bozma bir siyahı gizliyor Bursa. Tramvayına asılı düşler büyüttüm Cumhuriyet Caddelerinde. Düşüşler gördüm dizlerim yara bere. Nerde eksik bir şiir bulsam, tutup sana uyarladım. Ve hep vedalar düştü payıma. Üzerinde adın yazılı kağıttan gemilerimi nasıl biraktiysam dalgasına Mudanya’nın, aynı böyle uçurdum Tophane’den senin rüzgârına uçaklarımı. Nefesine karıştın buraların Gözümden aktın.. Kimseler görmesin diye ayrılıkların yaşlarını, yağmurlara sakladım. Filmin öyle bir yerinde kalkıp gittin ki Ne Kadir kavuştu Türkan’ına Ne de yağmur dindi buralarda bir daha... Cihat KIRDAR |