Mavi şafaktan kızıl şafağa
fırlattım denizi çıkarıp cebimden
yetişemedi gözlerim yosun tutmuş bir uykunun ardı sıra zamanı öldürmekle meşgulüm Tanrı’nın yürüdüğü topraklarda kopunca kıyamet savaşları ben Müslüman evladı tahta atım tahta kılıcımla yem olmadan bir lokmalık deve kemiği kalemlerimden bombalar kitaplardan siperler yapmalıyım bosna’nın mavi şafağını kızıl şafağıma karıp yol kesmeli kalbim yol almalı hırçın akıl suyum bir dem soluklanmadan akmalı atinin kıvrımlarından incitilen geçmişle helalleşip kulaklarını tutup diz çöktürmeliyim uçurumları ben Müslüman evladı kan kemik etten düşlerimi sıvayıp ağlama duvarına iman askerlerine su taşımalı kirpiklerim göbekçukurunda boğulmadan mostar uyana bilirse uykudan gözlerim yarın için bir şeyler yapmalıyım unutmadan toprağın kokusunu gönül gençyılmaz |
kifayet yerli yerinde
yazdıklarıyla oturup bağdaş kurmak, tam şairce ..
ehil bir yürek
keyfiyetli bir kalem
o zaman nicelerine ..
Eyvallah ..