UZAK TEPELERDEKİ IŞIKLAR
Öyle bir balkon vardı, uzak tepelere ve gece yanan ışıklarına bakan. Çiçek bakışlı bir balkon vardı ve o balkonda çiçekleri koklayan, onlarla bakışan bir çocuk......
gözüm çok acıyor, gördüklerimden değil canımın içi göremediklerimden ellerim çok üşüyor, soğuktan değil canımın içi, ellerini tutmasını bilemediklerimden …. çocukluk işte “yeni hayat” koymuştum o tepeler ve ışıkların adını ışıklar, elimi uzatsam tutamayacağım o tepelerin ardında yanardı kimi zaman, zamanın ayarına hiç takılmadan çıkardım balkonuma önce uzatır ellerimi aşık olurdum balkondaki çiçeklerin bakışlarına çocukluk işte ağlardım, gözlerim acırdı sonra …. uzak tepelerin ardında yanan ışıkları özlerdim, gün ışığının altında. günler, adı bilinmez başka sevdalar açardı uzak memleketlerden koleksiyon pullarımın üzerindeki adreslerden kanat açarak gelen ışıklı vitrinler ve tenhada saklı kabile çadırlarından, insanlık gibi bakar gözlerinin içine hepsinin, yeni kıvılcımlar doğururdum sanki ellerim üşümesin diye, yürekte taşırken düşlerimi …. karanfil kokuluydum, kayboluyordum tepelere uzattıkça ellerimi. yüreğim çok yanıyor, sevdiklerimden değil canımın içi sevemediklerimden yaşam elimden kayıyor, tutamadığımdan değil canımın içi zamanım dolduğundan …. masum dillerde söylenmiş türkü, inadına hüzün ve inadına ayrılık satır aralarında kaybedilmiş inançlar, her birisi diğerinden karışık meydanlar dersen, saatlerin altına karakolları dizmişler yan yana özgürlük demek yasak ve yüksek sesle ses verebilmekte sevdana yüreğimim yangını buna yanıyor, anlasana … gökyüzüm açık denizlere karışıyor, dört yanımdaki dört duvarda. çocukluk işte “yeni hayat” koymuştum o tepeler ve ışıkların adını ışıklar, elimi uzatsam tutamayacağım o tepelerin ardında yanardı zamanı geldi, çiçek bakışlarını balkonda bırakıp sokaklara çıktım ellerini tutamadıklarıma ve yitirilen her aşkın adına şiirler yazdım çok yoruldum, yorgun yaşadım …. iş işten geçti, o tepeler ve ışıkların geride kaldığını şimdi anladım. Cevat Çeştepe (eski tarihli bir çalışma) |
yüreğimize doluncaya dek
neler duymayız ki
sağlıcakla