sılasız küpleryüreği acılar burdu şaşırdı düşlerin zulasında ölüm boş odalarda sallanan beşik mutluluğu bileyledi bütün dalgınlıklar burda sabahın karanlığına yorgunluğu doğurdu sevda avucunda kederler kimi gülüşleri bıraktı bir kaç şiirle sılasız küplere güneş yokluğunun son saatinde gökyüzü maviliğinden soyundu yakın anılarda utulmayan özlemlerin sesi boğuk yağmur altında çocukluk günlerini topraktaki telaşta böldü tek kişilik yüreklerde kırıldı deniz rüzgar soluğuyla titredi uçuruım sözler aldandı ayışığına gözler bir çiçeğin iç çekmesiyle ve ağlaştılar yoksulca kalabalık yüklü kervanlarda dört nala koşan çılgınlık döndü sağa sola aklın uzayan saçlarını sürdü şehrin sokaklarına ömrün en uzak ağacında kör ve topal büyüdü yara ölüm kısalıp uzayan iki çizgi arasında hayatın tırnaklarını kesti aldandı gözyaşı hüznün alnında ertelenen güne ne kadar direnebilirse |