mor asma-soluk-asauykuyla bilek güreşindeyim ’sürme yaptım şafağın kızıllığını’ düşünmekteyim meydanda diri diri yakılan bruno kadar sıcak soluğum geziniyorum şuurumun karanlık mahzeninde serbest bıraktım öfkemi bu yüzden ah bir çocuğun pırıltısı yoksa gözlerimde ıssızsam ve üzünçlü serzenişteysem vadinin uğultusunda kaybolmuş bulutluğum yapışmışsa yüzüme sebebi var sebebi var her dem siyah düşen dar çıkmaz sokaklara öykünüşümün mor asmaların boğduğu ağaç misali tutuk sonsuz mavilikte yonta yonta küçülen tutkularıma rağmen çoğala çoğala tutunduğum gül dalı dikenleri bilesede dişlerini aldırmıyorum dervişin asası gibi dayanıyorum hayata sımsıcak ekmek kokusu kavuruyor umudumun ateşini ırmak ağzı serkeş içim rüzgar dörtnala kanatlarımda fener iskelesinde su kuşuyum kıpır kıpır soluğum sıcak soluğum heyecanlı biliyorum yarın bir şeyler olacak gönül gençyılmaz |
Gönülden tebrikler.