aldatılmış bir hayatın tam ortasındayım
seni! geçmişim kadar sevebilirim
binlerce delinmiş nişangah alnım
ve bitmez tükenmez davalarda ağardı saçım
olmayan özgürlükler ülkesi içim / dışım
seni! acılarım kadar sevebilirim

ne yüzümde tomurcuk kaldı
ne de gamzesi gülücüğün
seni! hücreme sızan ışık kadar görebilirim
karanlığıma yaslanmış yıldız saçlarını
idam sehpasında ilmek bilirim
seni! ölüm kadar sevebilirim

bir bebek gülüşünde ağlamaklı olurum
patlamaya hazır mavzerdir yüreğim
seni! etimi yakan kör kurşun sızısında hissedebilirim
ne kadar acısa da canım işte o kadar akar kanım
çökerken bu beden koca bir dağ sessizliğinde
seni! hayata son bakış gibi görebilirim

felaketler geçirmiş adamım
kaçak gecelerin rutubeti tenimde
seni! tüfeğimin namusu kadar sevebilirim
dağ başlarının kızılca kıyamet ayazında
iki büklüm kıvrıldığım yosun rengi yatağımda
kangrene yüz tutmuş iki kolla sarabilirim

koyaklarda yankılanan efkarım
amansız kaçışların isyanıdır
sinene eğilmeyen bir baş yaslarım
onurlu yaşamanın aydınlığıdır bu gözler
işkencelerde akmayan sabırdır göz yaşlarım
seni! incinmiş gururumla sevebilirim..

sorma neden
suskunluğum tetikte / ağlarım
koca bir ömrü yaktım bu sevda uğruna
seni ! yaralı ceylan bakışında sevebilirim
deniz ve martıya aç bir yüreğin
tam ortasına serebilirim