ESRİMEŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Kendime yürüdüğüm yol , yüzüme çizdiğim kader... keşiş dağının sakalından sarkan vakit mor bir gölgenin destanıdır u z u n yol yürüdük sıska taşların kaburgasında yol boyunu aşmış şilanlar belime sarm’aşık söğüt dolu’su’izan bıraktı içine göçmüş bu körlük kimin yurdu dilime inme inmiş faş eylemiş sırını ilmimin fitne kaçmış kulağına fitil döşerken surların yatağında mermer benizli yosmaların tomurcuk düşlerine piç geceler yaltaklanır deniz üzerine gelir bir sıkkımlık ahın geç t i toy atlar şahlanır dizginlenmez fikirleri kasıklarında gölgesine namlu doğrultmuş gül açar tenimde ahraz bir yara fısıldadıkça kan’ar... yüzüme tükürüp alkışlıyorum ağzımı konar göçer bir yurt buluyorum inanmadıklarıma Şiiri, güne değer gören , Edebiyat Defteri ailesine teşekkür ediyorum. 🍀 |
Şiirin her bir mısrası çok kıymetli, çok nefis. Şiire daldıkça bir başd önmesi bir serhoşluk, bir düş hali, bir sözsüzlük, sessizlik haline kalıyor insan.
Görsel, müzik, şiir kombini: bu yüzden gidip gelip burada buluyoruz kendimizi.
Kaleminize sağlık. çok iyi.