ANLAMAKTADIR ÇAREGördüklerimle tutuldu nutkum ne de üzüldüm Yılların içinde unutulmuştu kelimelere sığmayan Üstüne para versen kimselerce de yapılmayan Umut olsun diye kadrajında mazinin, ta yarınlara İnce bir muhasebe de kâr bilinesi incelikti Nasıl oldu bilmem ama, hani kurdeleler kesilecekti. Nasıl da düştü bir sonbahar yaprağı edasıyla Toprak titredi, ben dayanamadım ızdırabına Nicelerinin uykudaki o efsunlu rahatlığında Duymadılar, hissetmediler de özden vereni Ya babaydı uykudan feragât eden yahut annesiydi. Bir büyümek dediğimiz ve engel olunamaz hız Bizi biz edenleri harcar mı böylece kolayca Kendiliğinden esmiyor bir yel, yürümez ayak İradeleri hiçe sayanlaradır söz, sağanak sağanak. Ey nesil, nedir sizdeki şu çirkin, ele alınmaz kibir Kimi mesleğinden kimi maddiyattan vuruyor Bilmezler ki o yaşlara ne ödünlerle geliniyor. Yazık olmasın diyedir sözümüz, had ne güzeldir Demiri de işler tavında şekle şemâle o getirir Ya bir de tutarlarsa o ellerden, verirlerse omuz Tam da bir yükseliş olmaz mı gönle değen O halde bakalım aynalara da vicdan ne diyor Esenliği bulmak zor, emek hep önde duruyor. Hayatı bir kavrayış olmalı ki samimice yürekten Bir güne daha değmelidir inanarak o dünden Ve bir kere daha fırsat olunur mu bilinmez Ne yaparsa kişi kendi ikbâline değendir Dünlerde takılı kalmak, bugünlere ihanettir. Bir tutam gül gelse yıllar sonrasında önüme Onu vermek isterim beni bu günlere getirene Asla etmem şikâyet, beslendiğim yerdir evim Belki de bu sebepten yenilmeyen bir devim. Bir bedende dolaşıyorsa kanım, gölgeyim, varım Yapılmışları görmezden gelemem, isyan edemem Bir adım daha ileriye götürmekteyse nihayet kârım Ağlamakla harcayamam ömrü, deva da bulamam Sırtımda tüm dünyanın yükünü taşıyamam, Ve ne üzerim ne de üzülür, varsa bahtım güldürür Tutarım kadrajımı geniş, edebi öznesi kılarım. Oğuzhan KÜLTE |