Yaralı beneklerkaranlığın tel tel akan ipeksi dalgaları yanıp yanıp sönen bir yıldız bahçesi Irmaksı yollar akıyor saçlarımdan salınan tüy ’ün kanatlarında avaz çığlıklar ki, bir açlıkla çırpındığımız yarınlı topraklar sen, lacivert resmin kadifemsi ormanı kıvrılan çocuğun diliyle göğe yükselen esinli fırtına bir gümüş gölgede şu aylak korkunun suda uyuyan güzeli çoğalan karanlığın kavruk yaşlarıyla uçurum çiziyorum uzak suskunluklara dağlanan alevin Ay mızıkası ne çok deniz taşıyor hüzün bahçelerinin çiçekli aynasına ki, gülüşler yorgun kiminin alnında dal uçları hızla büyüyen özlemlerin ağrısında yaralı benekler gecenin yollarına savrulan kül yapraklı sükut ellerim/ ellerim kopup gelen göç ’ün kızıl sesi bir çöl başlangıcı yalnızlığın illa ki küçük kavgaların közünde yüzü kaldı düşlerimin belli belirsiz bir soluk şimdi dudaklarıma çatlayan tüm resimler .... |
Gün Eksilmesin Pencerenizden
Saygılar Sevgiler