Sessiz kitapuçurtmalar ayna yıldızlı göğün yol parçası dudaklarım uzakta bir ağacın sel ıslığı avuçlarımın secdesinde gizli koy onlar ki kızıl doğum gece gözlerimin efsunlu nar’ına dilimizde yüksek sesli uçurum göçe sırlı kanatların ufkunda çılgın ateş kırılgan bir çocuğum ben gözyaşımın dağ doruğuyla derinleşen yollar ruhumun inci meleği boşluğa Anka’yla dönen aynı mesafeyle küllenirken içimize ay doğmuş düşlerin uykusuna rüzgarı sağ geceyle esiyorum yüzümün yarım aynasında kuş’lu mevsim toprağında kokulu bir turunç bakma bana öyle saçlarımın çiçekleri akıyor yüzüne değiyor bir şey omzunun çadırında gölgenle konuşuyorum.. ahreti uyanan her sözün cenneti iklimiyle soluğumu çekiyor iplik iplik şehir,kıyamet bir sükutun suyuyla yıkanıyor zaman kor yarayla geçerken bir martının gül ağzıyla seviyorum buğdayı yanağımın kuyusunda hep bir dağ rüzgarı içimin şarkısı sessiz kitap dağılıyor ellerine gövdende kar sureti gözlerinde ışık lekesiyim yanardağ kadar.. bütün ağladıklarım kadar yağmur yağıyor ıslanıyorum büyüyüp kök salan her dal gibi seni bir şiire baharlıyorum kirpiğimin ucundan geçiyorsun karanlık yanıyor sevgilim parmaklarım usulca düşüyor kalemimin ucuna vaktini döküyorum için kalp tomurcuğuyla .... |
Kaleminize gönlünüze sağlık.