Kır...gizli dokunuşta vakti heceler rüzgarın sıhhati ağıta demirli şehrin akibetinde yere basar gök ruhun deliliğinde içre saat nasıl derin uyku ebedi sevgili nefes.. O sabah yüzümü görmedi geminin mahında güneş gözlerde sislenen umut kumuna döktü yaşını gam ile.. turuncu gecelerin parlak aydınlğında gülüşler saba yeliyle geçerken içimden ruha mahsus parçalar dert bahçesi.. tende dağ bir sima ki insana an mum ah can gibi tabanıma döktü dünyayı.. yüzünü çeviren mıhlanmalar yaman güzellik cennet ve cehennem arasına uyanan ölüm böyle görmüştüm bakışlarımdaki o büyük boşluğu.. hepimizin perdesi mavi bir denizi düşlerinde.. çeşme başında durdum kendime o an salladım hüzünleri nazlı bütün şiirleri çünkü yüzler vardı beyaz yüzler vardı mor.. köpüren duygular günahları tırmalarken ruhuma yama bir ışık aradım umutların hepsi kır/dı saçlarım kır ... |