Bir dokunuşun bir büyüye dönüştüğü en mavisinden bir gökyüzüm olduğu için tüm kelimeleri şah damarımdan içebilirim. Şiir diye okunanın bir sevda türküsü olduğu bir zaman akıyor şimdi şu nehirden. Aktıkça seni söyleyen bir atış melodisi kalbin ritminde... Bir kemençe, bir zeybeğin alınteri olur mu ? Bir gülüşe bir aşk bile sığıyor. Ellerin diyor şiir, ellerin diyorum şair.... Ben soylemesem ama sen hep bilsen...

Sevgilerimle

siteden çıkmadan önce iyi şiire rastlamak bugünün şansı benim için
aslında menkıbe efsane çok itibar etmesem de aşk üzerine şiiri okuduğumda nedense aklıma ilk gelen şeyi paylaşacağım

Tacını tahtını terk ederek kendini dine veren İbrahim Ethem, bir gün deniz kenarında oturmuş, elbisesinin yırtıklarını dikiyor. Memleketin valisi yanındakilerle oradan geçerken İbrahim Ethem'in başında duruyor.
Vali onu seyrederken şöyle düşünüyor:
"Bak şu dünün hükümdarına! Hükümdarlığı bırakmakla eline ne geçti sanki?"
İbrahim Ethem valinin aklından geçenleri anlıyor. O anda iğnesini denize fırlatıyor. Sonra da balıklara diyor ki:
"Balıklar benim iğnemi getirin!"
Bir balık, denize atılan iğneyi ağzı ile getiriyor. İbrahim Ethem iğneyi balığın ağzından aldıktan sonra, valiye dönüp diyor ki:

"İşte, benim elime bu iğne geçti!"

Bu aşkın iğnesidir işte C. Merici fildişi kulelerden atan bir balığa emir buyuran Veyseli kalbiyle gördüren
çok iyi şiirdi çok iyi mavi yaparsınız artık yorum da yaptım afili:)
şaka bir yana iyişiir için gerçekten çok teşekkürler
ve tabii ki sevgiler çokça çoktan da çokça