Töz bilinciGözlerimin renginde fecr-i doğuş ağarırken Nümayan tılsımın töz bilinci Kök salan dip tanesi Toprağıma.. Güneşe bağlanmış gün hırıltısı gürleştikçe avuçlarıma Yağmurdan bilirim sevincimi Bu araz cevher bade-i göğsüme Mülzem ilik.. Su uykusuna dalan yıldızlar gibiyim çok kere Duvarlarımda askı halatlar omuz başımda Hiç farkım yok maviden içime dalan derinliğin his terazisinden.. Bakışımın suda seken parlağını görüyorum Ruhumun ezgisinde ağaç çatallığı Nasıl da salınıyor hasretinle Kara kara zamanları güvercin gölgeleriyle Kovuyorum.. Yaklaştıkça uzağına terli adımlarım Mısralarım eriyor teninde ki, Bir çocuğun dil kilidiyle Bekliyorum.. Öyle günlerde Kapıdan her gün girdiğin yerdeyim Üzerine tarih düşülen güz kovanlı uğultu Kulaklarında örgülü ip Ve Soluğunda sabah Dudak ucunda sevda iklimi.. Ben bu haldaş gecelerde Göğümü almaya geldim kuşlar gibi çocuğum.. Sarıl bana.. |
Dayanma bilinci yani...
Neye, ne kadar olduğu da önemli olan ama...
İnancına sabrını da ekleyerek, beklemek o "sarılma" a'nını...
Evreni kucaklamak olsa gerek bu!
Günaydın şiir...
Sevgiler seni yazan yüreğe, çokça...
Nicelerine...