dilimin ucundayüreğinin oltası dilimin ucunda ıslak balıklarla dökülür mavi ıslığa ayaklarımda dağlar gönül özlerken sabah olmaz akşam bir ırmağın karanlığı köprüler kurar sessizlikle sevişirim tüm ormanlar kaybolur gözlerimde dalgınlığına yağan yağmur titrer suda olurum umudun gün burnunda susayan ezgiler gibi gel bugün de seninle çocuk olalım iç içe girmiş bulutlar gel uzaklarda da uçalım ki,sevdam sabır taşım adına kurban olduğum sür en deli rüzgarlara beni çekip koruyucu kanatlarını uyku kuşlarını azat et göğsüme vursunlar bir müjdeyle... yokluğunda yol kenarına dizilmiş ağaçlara gülüşünü giydiriyorum bakir gecelerin ağzını açıp aklımı çıldırtıyorum sol yanımın yakarışında kokun sesimin dokusunu değiştirirken iklimler değişiyor Ey sevgili kızıl alevde üşüyorum görmez senden başka göz gökçül aynaların yalnızlığı sabahta/beyazda öğlede/ikindide seninle uyurum kanatlanır bir at gibi soluğum... dilimin ucunda olta yarası boyarken sevdayı hamd ve şükürde ruhunu hep açık tut sana dökülürüm yüreğim yüreğinle örgülenirken |
''yokluğunda
yol kenarına dizilmiş ağaçlara
gülüşünü giydiriyorum''
bir ağaca sarılır gibi sarılmak istiyorum bu bölüme <3