Çarli'nin Bekleme Yeri-Mevsim Takibi
zaman aldı nefesimi orta yerine buyur etti
ne çiğ ve ne ham ne de deminde sözcüklerimdeki perde... hayata yeni bir böcek gibi habersiz yolları bitişsiz saydım ömrü yol... yalnızlığım pazarlıksız mevsimlerde açtığın boşlukla ve en çok biriktirdiğim o öğleni yeniden yeniden yaşayarak biriktirdiğimi bil... ben gittiğin temmuzu hep o öğlen gibi yaşadım her öğleni gittiğin o temmuz... "yağmurun dünyaya çeyizi ağaçlarmış" derdin "sen de bana rüyalarında çiçekler biriktir" şimdi kalbime her öğlen temmuzlar ekiyorum her temmuz öğlenler gelirsen burdakileri sana gözlerimi hiç yummadan biriktirdiğimi bil... yumarsam temmuzları yırtık zaman bohçamı öğlenlerimle yamalayıp diğer sana geleceğimi... gitmeler sonrası bir aralık ömür acı dingin ne konuşsam adını saklamak zorundayım kuşlardan utanıyorum ağrılar kenarına çömelip bu büyük yalanıma bulanık mevsimler bulabiliyorum ancak şehirler birbirine girmiş üstelik gün batımlarına geriye doğru bir yolculuk hiçbir eve yakışmıyor ruhum ve her anımsayışımda değişiyor gidişin demek bir tek gidişine uyuyor uyumsuzluğum huysuzluğum... sana açtım doymuyorum sana açtım açıyorum biraz önce toprağa ve göğe saldığın kokuda içime düşen ilk ve son korkuda ağlıyorum doğmuyorum seni unutan her anın hesabını kendimi unutarak sormadan gelmeyeceğimi bil... "dünya bekleme yeriymiş be Çarli tek görünmez adam da sen değilsin beni hiçbir yerde bulamazsın beni rüyalarında çocukken ara üzerinde ilk sabahlardan bayramlıklar olsun ceplerini ayçiçeği kırıntılarıya doldur ayakların çıplak olsun saçın alaburus annene nereye gittiğini söylemeyesin sırlarımızı çocuklarla paylaşabilirsin başucumda mat yeşil gözlerime sabırsız yine beni uyandırmayasın uyanmazsam ağlamayasın sen de bunu bil..." "mevsim takibinde yorulma caddelerde yalnız insanlar ara şiirlerini onların okuyacaklarını düşünerek yaz kaldırımlar cılız yağmurlara kalınca çık sokaklara... sobanın üzerindeki portakal ve elma kabuğu kokusuna tut yüzünü içine hep kar kokusu çek son akşam üzeri denize bakıyormuş gibi bak öyle içten söyle ki dağlara sözün geçsin bitmeyecek bir yol yok bilesin ölümü seninle paylaştığımı bil... paylaşmayı yaşa bitmeyesin... paylaştır ve adımı unut soğuklar başladı deme hiç önce kitaplara sığın üşümezsin ağlamazsın özlediğin bir sokak hep olsun musluğa birlikte ağzını dayadığın arkadaşlarından öğren bulutların gölgesinde kimsenin yerini kapmayasın... ayrılık kavuşmanın bir rüya öncesi beklemeye başlayacağın anı düşün dünya bekleme yeriymiş be Çarli gelmeye gittiğimi bil..." kağan işçen... |