Acımak Sokağı
I.
Endişelerimle yanaşıyorum limanına Basittir Begonyalar ağlar ve benim çocukluğum Haziran sonunda ölür. Sana mavi nedir anlatayım İrrasyonel bir sayıyı yeniden yürürlülüğe sokmak Ya da acınası bir şehrin sokaklarını Böyledir vicdanımın ağlaması (Bakınız Madam! Bu sesleri işitiyor musunuz Rüzgar sizi yazıyor gökyüzüne) Ah! Solmaya yüz tutan çeşmeler anımsıyorum Sıkışmaktaydı mutluluk poşetlerde Plastik kokan aşkımla. II. Lambaları kapat! Bırak her şeyi, Bir gün bitsin işin, şehrim aydınlansın Bırak Beyrut’u sevmeyi yalnızlığımızla öleyazalım Gitmek nasıl olsa en kolayı Bir ev, bir oda, bir yatak Hiçbir şey o kadar yalnız değildir aslında Büyükten küçüğe doğru sıralanmış içbaharı Düşünceleri ardımda bırakıp uzanıyorum ağaçlara III. İnce bakışlı gülüşlerin Fluya kaçan sesini bastırıyor Fransız Kuşları Kitapları yarım bıraktın Gökyüzünden düşsün bütün bulutlar! Sokakça seni seviyorum: ellerini göğsümde saklamak Dimdik bir anıtı yaşatıyorum Gözlerin keser geceyi. Eteğinden ayrılık düşüyor Madam, Susma! Hızla akan bir şehirde yürürken görüyorum seni Parklarda oynaşan çocukluğum Dahası, bu hüzün tarifsizdir Çıkmaz sokak, günah takvimi Geçerken anladım üstelik Kitapları yarım bıraktım. IV. Fakat beni sevmiyorsan, sol yanağımdaki beni sev Gülüşürken yemiştim çilek reçelini Seni anımsadım gökyüzünü siyaha boyadım Acılarımı artık azaltıyorum Bank kenarına sokulan evsizlerdendir sevda Yaka-paça karakoldaki soğuk nezaret Sevdamı içime astılar, çok ağladım Acınası sessizliğimle örttüğüm perdelerim var Sen susarsan güneş batmaz Fransız Kuşları göçemez mutluluk unutulmuş Sen susarsan Ciğerimde karartı olur duyamazsın kalbimin sesini Sen susma Güneş, bize çok yakın Zamanla. |
Tebrik ederim